Gerçek olaylara dayalı olduğu bilgisi olmasa İran’da yaşanmış olabileceğine kimsenin kolay kolay inanamayacağı alışılmışın dışında bir seri katil hikâyesi anlatan 95. Oscar ödül töreninin “En İyi Uluslararası Film” dalında Danimarka adayı ve Cannes’da “En İyi Kadın Oyuncu” ödülü almış Ali Abbasi filmi Holy Spider. İmam Rıza’nın türbesinin bulunduğu İran’ın kutsal şehri Meşhed’in karanlık arka sokaklarında iş tutan hayat kadınlarını motosikletiyle götürdüğü evinde katleden bir seri katil ile davayı haber yapmak için şehre gelen genç bir gazeteci kadının hikâyesini anlatıyor film. Ancak Holy Spider; alışık olduğumuz seri katil filmlerinden farklı olarak katilin kimliğini daha ilk elden açık ediyor hatta seyircisini onu yakından tanıması, bu cinayetleri işlemedeki motivasyonunu anlaması için onun gündelik yaşamına dâhil ediyor. Öte yandan film; başından beri bir seri katil ile güvenlik güçlerinin ihmalleri olduğuna inanarak onu kendi çabasıyla bulma çalışan bir gazeteci kadına indirgediği kurgusunu son yarım saatte çok derin toplumsal analizler yapmaya açık bir hikâyeye taşıyor. Dini gerekçelerle kendi adaletini sağlayan bir katilin bir anda geniş halk kitleleri tarafından desteklenerek bir kahramana dönüştürüldüğü bu son yarım saatte film; seyircisini toplumsal ahlak normlarını, adalet kavramını, hasta ruhlu ebeveynlerin çocuklarına bırakabileceği korkunç mirası, kadını meta olarak gören ve onu örtünmeye zorlayan eril toplumsal anlayışı sorgulamaya davet ediyor. Madde bağımlısı düşkün fahişelerin, cinayet işlemeyi kendine görev addeden ahlak bekçisi bir katilin, yozlaşmış bürokratların hülasa sefalet ve cehalet içindeki farklı katmanlardan insanların can çekiştiği, kuşbakışı çekilmiş görüntüsüyle dev bir örümcek ağını andıran bir kutsal şehirden son derece karanlık bir hikâye Holy Spider.
7,4/10